Bugün 6 Eylül 2012,
Beni dün gece uyutmayacak kadar heyecanlı bir sabahın ilk saatlerindeyim. Bütün bir gece anne olmanın okul heyecanı bölümünü yaşamanın verdiği duygu karmaşamı, mutluluğumu, sevincimi, bana yaşattıklarıızı, oğluma kazandırdıklarınızı siz sevgli dostum Serpil Acer ve Serpil'in Dünyası dostları ile paylaşmak istedim. Evet, Serpil'in Dünyası dostları diyorum çünkü o kapıdan bir kez adım attıysanız dost olmadan çıkmanız neredeyse imkansız....
Ben o kapıdan bundan yaklaşık 4 yıl önce içeri; karmakarışık duygularka ve umutsuzca girmiştim....Neden mi? Her anne gibi evladının eşsiz, özel, biricik olduğunu düşünüp Mersin kazan ben kepçe bütün kreşlerini, okul öncesi kurumlarını vb. didik didik etmiş fiziki duruma göre kararlarımı vermiştim. Fiziki durumun kullanılabilir olmasının 22 yıllık bir öğretmen olmama rağmen Serpil'in Dünyası'nda öğrendim.
Kapıdan girdim. Beni esmer, güzeller güzeli, işine hakim ve bir o kadar da rahat, son derece güzel bakışlı bir hanım karşıladı.....
Evet, Serpil Hanım'cığım bu gün gibi hatılıyorum gözlerinizdeki ışıltıyı....I ışıltı değil miydi 'İçimdeki kurtları kelebeğe dönüştüren şey'.....'Yakışıklım, paşam, üzüm gözlüm' sözleri ve sımsıcak gülüşün ile oğlumun idolü oldun.
Ben o günü hiç unutmuyorum. 10 dakikalığına uğradığım Serpik'in Dünyası ben 4-5 saat misafir etti. En ilginç olanı da beni kendilerinin doğru adres olduğuna ikan etmek için en ufak bir çaba sarfetmeksiniz....
Sema Hanım'la o gün tanıştık. Bu süre zarfında en az 4 kahve servisi ve mis gibi börek ve çay servisi ile bıktırdığımı düşünmüştüm ama hala aynı güler yüzle devam ediyor....Hiç mi yorulmazsın Sema Hanım?
Bir de çocukların Evrim ve Umar öğretmenleri vardı. Benim içinse Serpil'in kızları. Bu kızlar tıpkı baharı müjdeleyen frezyalar gibi tazecik ama bir o kadar da güçlü, sorumluluklarının bilincinde canla başla annelerinin yanında apaydınlık birer eğitim neferi.....Sevgili Atilla Bey Serpil'in Dünyası'nın yakışıklı gizli kahramanı ve olmazsa olmazı.....
İyi ki varsınız, iyi ki sizleri tanıdım. Benim, oğlumun ve eşimin hayatında çok özel ve çok önemli bir yeriniz var. Bu satırları niçin yazıyorum biliyor musunuz?
Hani annler doğmamış çocuklarına mektup yazar ya....Ben de oğlumun hayatında doğduğu gün kadar önemli olan bu günde yani okula başladığı ilk günde bu mektubu birkaç mektupla birlikte yazdım....Çünkü okumayı öğrendiği gün duygularıma tanıklık edecek bu yazıları kendisi okusun istedim.
Sevgili Serpil;
Seninle, sizlerle çok şey paylaştım. Öğrendim ki eğer bir kadın anne ise öğretmen kimliği ile değil, anne kimliği ile öne çıkıyor ve kendi çocuğuyla ilgili kararalar verirken çok iyi bir yol göstericiye ihtiyaç duyuyor.
Oğlumun Serpil'in Dünyası'nda 3,5 yıl boyunca ona yaşattığınız tüm güzellikler,oğlumun hayatına kattığınız tüm özellekler ki en önemlileri kendine güven ve kendini doğru ifade edebilme, ona benden çok daha fazla gösterdiğiniz hoşgöre ve anlayış ve de en önemlisi Cenk'i en az benim kadar sevdiğiniz için minettarım.
Sizler oğlumu bugünlere hazırlayarak hem ona, hem bana hem de eşime yol gösterici oldunuz.Tüm adımlarımızı sizinle birlikte attık. Ailemizin bir parçası olarak Cenk'le ilgili almayı planladığımız kararlarda bizi hiç yalnız bırakmadınız....
Sizinle 3 doğumgünü, 3 yılsonu gösterisi, 3 yılbaşı, 3 23 Nisan ve birçok 3'ler yaşadık. Dileğim Serpil'in Dünyası 33'lerce yıl var olur....ve bu ekol birgün okul olarak da varlığını sürdürmeye devam eder.....
Biz sizden mezun olduk ama sizden ayrılmadık....
Tek arzum, çok daha fazla çocuğun sizin ayrıcalığınızı yaşayabilme şanslarının olması....
Şimdilik hoşçakalın.....
Sizleri seviyorum!........